Kendileriyle Yüzleşmede Hale İle Hallenenler-5 (Üveys el-Karanî) / 2019 Mart

Mar 7, 2019 · 15m 37s
Kendileriyle Yüzleşmede Hale İle Hallenenler-5 (Üveys el-Karanî) / 2019 Mart
Description

İşte o içten gelen ciğersûz nağmelerden seleflerinin inilti fasıllarıyla birebir örtüşen, mazmun yörüngeli bir-iki resim; daha doğrusu deryaları peylemeye yetecek, melek soluklarına denk, “akrabü’l-mukarrabîn” âh u vâhı içtenliğini hatırlatan, cihânpaha...

show more
İşte o içten gelen ciğersûz nağmelerden
seleflerinin inilti fasıllarıyla birebir örtüşen,
mazmun yörüngeli bir-iki resim; daha doğrusu
deryaları peylemeye yetecek, melek soluklarına
denk, “akrabü’l-mukarrabîn” âh u vâhı
içtenliğini hatırlatan, cihânpaha birkaç damla:
“Ey yücelerden yüce Rabbim! ‘Tevekkül,
teslim’ diyor, yardımını dileniyorum. Beni
ne dünyada ne de ötelerde acz u fakr ve hiçliğimle
başbaşa bırakma!.. Ey ezel-ebed Sultanı
ve bugünlerin, yarınların, tüm zaman ve
mekânların Rabb-i Rahîmi! Mücrim bir benden
olarak şu yoksullar yoksulu halimle bârigâh-ı
rahmetinin kapısı önündeyim. -Ey aziz
ruh! Sen de yoksulsan, bilmem ki şu derbeder
bendelere ne demek düşer? Ben bir şey diyemeyeceğim
ama bir Hak dostu böylelerine
‘mezar-ı müteharrik bedbahtlar’ demeyi uygun
bulmuş; haklı olsa gerek.- Zayıfım, derbederim,
zelilim, esîrinim ve iflas etmiş bir çaresizim;
Sen ise kapına yönelenlerin taleplerini
vüs’at-i rahmetinle karşılayan sultanlar sultanısın!..
Gamım, kederim hadden efzun ama
düşe-kalka yürüyen tasalı gönüllerin arzu ve
isteklerini is’âf buyuran bir Cevâd u Kerim’in
kapısı önündeyim. İsyanlarım sınırsız!.. -Neye
isyan diyorsa?- Nezdindeki makbul ve mümtaz
kulların arasında bulunma ümidiyle başım
rahmetinin eşiğinde, bağışlanma recasıyla o
kapının tokmağına dokunuyorum. -Ey seleflerini
kalbî ve ruhî hayat derinliğiyle kendine
imrendiren sır ve hafâ sultanım! Muasırlarının
ve çevrenin seni numune-i imtisal görüp
takdirler yağdırmalarına karşılık, bu sızlanışların
idraklerimizi aşan ufkunun enginliğiyle
bir vurulup dövünme mi; yoksa bağı kopmuş
tesbih taneleri gibi sağa-sola saçılmış bencileyin
bendegânlara mihraplarına yönelme
tembihi mi?- Kusurlarımın affedileceği hicap
ve heyecanıyla bârigâh-ı gufranına yöneliyor;
bağışlanacağım ümidiyle yerlere yüz sürüyor
ve ‘Ey Rabb-i Rahim’im!..’ diyorum... Nefsine
zulmetmiş bir derbeder olarak gözlerim
vüs’at-i rahmetinin kapı aralığında, gönlüm
hususi teveccüh sağanağında, kabul edileceğim
heyecanlarıyla gözlerim kapının açılacağı
intizarında, Senden beklenenleri bekliyorum.
Gerçi cürümlerim bî-hadd ü pâyân ama ehliyetimi
bir kenara atıyor, ehliyet-i Rahmâniyene
sığınıyor ve başım önümde özel iltifatlarını
intizar ediyorum.”
“Yüce Rabbim, lâyüad ve layuhsâ hatalarımla,
yönelecek başka kapı bilmeme iz’ânıyla,
hemen her zaman Senin o herkese açık bulunan
rahmet kapının önünde ebedlere kadar
durma kararındayım. Rabbim! Şu bı�-hadd ü
pâyân hatalarımla bir kere daha Sana yöneliyorum;
Sana yöneliyorum zira yönelinecek bir
başka kapı bilmiyorum. Ey yüce Rabbim! Sen
ululardan ulusun ve bir keremkânisin; bense
zavallılardan zavallı bir bende. Sen etmezsen
bu pür-melâl kuluna merhamet, kim elinden
tutar onun? Sultanlar sultanı melce’im! Sen
her şeyin ve herkesin mâlik-i hakikı�sisin, kapı
kulun ise sıradan bir bende; Sen lütuf buyurup
kerem destine almazsan, ona kim inayet
edebilir? Melce’im ve mesnedim! Sen yegâne
aziz, bu fakir ise zillete maruz bir derbeder;
Sen elinden tutmazsan, kim kurtarabilir onu
bu mezelletten?
show less
Information
Author Çağlayan Dergisi
Organization Çağlayan Dergisi
Website -
Tags

Looks like you don't have any active episode

Browse Spreaker Catalogue to discover great new content

Current

Podcast Cover

Looks like you don't have any episodes in your queue

Browse Spreaker Catalogue to discover great new content

Next Up

Episode Cover Episode Cover

It's so quiet here...

Time to discover new episodes!

Discover
Your Library
Search